Rhodiapolis – Opramoas’ın şehri
Adını Mopsos’un kızı Rhodos’tan aldığı ve bir Rodos kolonisi olduğu düşünülen Rhodiapolis, Antalya’nın Kumluca ilçesinde bir tepe üzerinde bulunuyor. Gene bölgedeki diğer kentler gibi Likya birliği üyesi. Biz 2016 yılı kasım ayında şehre gittiğimizde çalışmalar hala sürüyordu ve hemen hemen hiçbir binanın önünde açıklayıcı bir tabela yoktu. Tabeladan geçtim, arabayı bıratığımız yerden kente yol bile yoktu. Neyse ki yanımızda batonlarımız vardı da rahat tırmandık. Artık gezdiğimiz antik kentlerin tecrübesiyle binaların şekillerinden aşağı yukarı ne olduklarını çıkartmaya başladık neyse ki.
Gördüklerimizin tabi ki en net olanı tiyatro binasıydı. Restorasyonu bitmiş, ufak tefek düzenlemeleri bekliyor gibi görünüyor. Nedendir anlayamadık ama hep ilk önce tiyatro restorasyonları bitiriliyor sonra da kalanlar temizlenip olduğu gibi bırakılıyor.Sadece Patara’da meclis binası öne alınmış ve bitirilmişti.
Ben bu gezdiğimiz kentlerde mesela bir hamam binasının aslına uygun restore edilmişini görmeyi çok isterdim. Çünkü antik çağın hamamları sadece temizlenme amaçlı değil, aynı zamanda spor ve sosyalleşme için de kullanılan mekanlarmış.
Rhodiapolis’de gördüğümüz diğer yerler yazıları olmadığı için çok emin olmamakla birlikte hamam, sarnıç, belki kilise, kaya mezarları ve eve benzeyen binalardı.
Tiyatrodan sonra restorasyon çalışmaları devam eden bir diğer bina ise maalesef define avcıları tarafından neredeyse tamamen tarip edilmiş olan, kentin en kıymetli binası Opramoas anıtı.
Antik çağın önemli yöneticilik birimlerine kentin zenginleri getirilir ve bu büyük onur karşılığında bu kişiler maaş almak yerine mevkilerinin gerektirdiği harcamaları kendi ceplerinden yaparlardı. Bazen bu kişiler gönüllü olarak yardım miktarlarını arttırırlar ve o kişiler için de kente anıtlar, heykeller, yazıtlar yapılırdı. Ya da onurlandırmak için vatandaşlık verilirdi. Opramoas da Rhodiapolis’de yaşamış zengin ve hayırsever biriymiş. Sadece yaşadığı yere değil neredeyse bütün Likya kentlerine yardımlar yapmış. Depremlerle yıkılan kentlerin toparlanmasına büyük katkılarda bulunmuş, bunun karşılığında onurlandırmak için kimi yerlerde vatandaşlıklar verilmiş, kiminde adına anıtlar yapılmış. Yazıtlardan anlaşılan Rhodiapolis dışında Tlos, Myra, Patara, Ksanthos, Telmessos, Limyra, Phaselis ve Korydalla kentlerinde de vatandaşlığı bulunmaktaymış. Bu yardımlarının dışında ölülerin kaldırılması, genç kızlara çeyiz, yoksullara yardım gibi şeyler de yaptığı, bağışladığı toprakların geliriyle yoksullara her yıl düzenli gelirler sağladığı da yazıtlardan edinilen belgeler.
Opramoas anıtı günümüze gelen Likya’nın belki de Anadolu’nun en uzun yazılı anıt olma özelliğini hala koruyor. Üzerinde 12 imparator mektubu, 19 Procurator mektubu ve 33’ü birlik toplantısına ait belge olmak üzere Opramoas’ın resmi ilişkilerini anlatan toplam 64 belge vardır.
İlginç olan kentin tarihi geçmişi hakkında hiç bir belge bulamayışımız. Rhodiapolis sadece Opramoas ile anılan bir antik kent haline gelmiş. Acı olan ise seramik kalıntılarının ayaklar altında olmasıydı.